Galatasaray Üniversitesi 2019 Yüksek Lisans - Aybike Güngörür
Aydınlatma biçimleri ışık kaynağına göre temelde; doğal aydınlatma ve yapay aydınlatma olarak ikiye ayrılmaktadır.
Doğal aydınlatma, temel olarak güneşten gelen ışığa dayanan, gün ışığının kullanıldığı aydınlatma biçimidir. Bu nedenle mevsimlere, iklime ve güneşe göre farklılık gösterir. Dinamik bir yapıya sahiptir. Sahip olduğu bu dinamik yapı, insan doğasına uyumludur. Güneş ışığının mekana alınması ile yapılan doğal aydınlatma, mimaride oluşturulan doluluk ve boşluklar ile sağlanır. (Göker, 2002)
Yapay Aydınlatma, genel olarak yapay ışık kaynakları olan lambalar ile sağla- nır. Yapay aydınlatmalarda ilk önce istenilen aydınlık düzeyi belirlenmeli ve buna bağlı olarak çalışma ortamına yayılmış bir aydınlatma elde edilmelidir. Aydınlatma armatürleri ile aydınlatma, istenilen yerde, elde edilmek istenilen düzeyde ve nitelikte, istenilen vakitte kullanılmak üzere tasarlanır. (Göker, 2002)
Her iki tür aydınlatma biçiminde de insan odaklılık göz önünde bulundurulmalıdır. İnsan doğası gereği, sirkadiyen ritmi dünyanın aydınlık ve karanlık döngüsüyle senkronizedir. Işığın insan hayatındaki önemi ve yerinin sorgulanmasıyla ortaya çıkmış bir kavramdır. Dolayısıyla kapalı alanda, yanlış aydınlatılmış ortamlarda fazla yapay ışığa maruz kalan kişilerde sirkadiyen ritim bozuklukları oluşabilir. İnsan odaklı aydınlatma kavramı da buradan türemiştir, aydınlatılan ortam imkan varsa maksimum doğal aydınlatmadan faydalanıp, yapayla desteklenmelidir. Sağlıklı olmasıyla beraber aynı zamanda bu en ekonomik çözüm de olacaktır. İnsan odaklı aydınlatma yapılırken, yapay bir aydınlatma kullanılsa da, güneş ışığının biyolojik etkileri de belirli tekniklerle kullanılmalıdır. Bu tip bir aydınlatma tasarımında, insan metabolizmasının güneş ışığına verdiği tepkilerin sağlanması asıl hedeftir. Dinamik ışık etkisi elde etmek temel amaçtır. (Işık, 2009)
Kullanıcılar, çevreyi algılamada duyu organlarından faydalanmaktadır. Görme organı olan göz, bu algılamada en etkilisi olarak görülebilir.
Görsel konfor, görerek gerçekleşen algılamanın koşullarının rahatsızlık verici
ve yorucu olmaması, beraberinde iyi görme koşullarının oluşturulması olarak tanımlanabilir. Görsel konfor, aydınlatma tarafından kullanıcılar için verimli hale getirilmelidir. Konforun sağlanabilmesi için doğru aydınlatma armatürlerinin, doğru sayı, renk ve güçte, doğru koşullarda ve noktalarda kullanılmış olması gerekmektedir. (Memiş, 2019) Yapay aydınlatma kaynaklarının uygunsuz kullanımı sonucu olarak görsel rahatsızlıklar ve ışık kirliliği yaşanabilmektedir. Özellikle yanlış konumlandırılmış olması, fonksiyon ile örtüşmeyen aydınlatma elemanı kullanımı gibi sebepler görsel konforu olumsuz anlamda etkilemektedir. Doğru açı ile doğru ışık gücünde, doğru ışık rengi ile seçilmiş aydınlatma armatürlerinin doğru konumlandırılması, mekanda bulunan malzeme özellikleriyle beraber görsel konforu en üst seviyeye çıkarabilmektedir. (Bommel; Rouhana, 2012)
Görsel konforun yaratılmadığı bir mekanda, uzun vadede insanlar üzerinde göz rahatsızlıkları ve çalışma güçlüğü oluşabilmektedir. (Taşdelen, 2020)